İlyas Bey Camii ve Külliyesi’nin içinde yer aldığı bölge, 1. derecede koruma altında olan, arkeolojik Milet (Miletus / Miletos) kenti sit alanıdır. Sit sınırları içinde külliyenin bulunduğu kesim, diğer deyişle proje alanı, barındırdığı kültür varlıkları için olduğu kadar doğal unsurları bakımından da yüksek derecede etkileyici değerlere sahiptir.

İlyas Bey Camii ve Külliyesi’nin az bulunur genel silüetini, Menteşe Beyliği döneminden günümüze kalmış Camii; ondan daha sonra inşaa edildiği bilinen, hemen bitişiğindeki Medrese; erkekler ve kadınlar için ayrı ayrı, sırt sırta plânlanmış Hamamlar gibi mimarî anıtlarla birlikte biçimlendiren anıtsal nitelikte, yaşlı ve gösterişli menengiç ağaçları oluşturmaktadır. Külliye, bu devasa ağaçların yarattığı özgün bir pastoral mekân ve her yere sinen koskoca, yüzyıllara uzanan bir mimarî geçmiş demektir. Özellikle İlyas Bey Camii ve onunla birlikte alandaki tüm anıtlar ile en az onlar kadar etkileyici yeşilliklerin oluşturduğu açık, yarı açık doğal mekânlar eşsiz ve ilginç bir ortam oluşturmaktadır. Bu tarihî ortamın tüm simgeleriyle birlikte algılanmasının, derinlemesine anlaşılmasının sağlanması gerekir. Bu proje’nin gücü bu noktadadır. Bu proje’nin açılımları içinde, denilebilir ki, herşeyden önce proje alanı’nın kendisinin tanıtılması ve sunulması önemlidir. Alandaki erişkin ağaçların ve yakın çevredeki geniş formlu çalıların söz konusu anıtlarla birlikte, iç içe oluşturdukları doğal ve mimarî mekânların gözler önüne serdiği zenginlik, proje alanı’nın yeni bir kullanıma hasredilmesi ile birlikte, küçük ama eşsiz bir park alanı olarak değerlendirilme fırsatı vermesi açısından oldukça önem arzetmektedir. Başka ifade ile, bu fırsat, ilerde tüm Milet ören yerini kapsayacak ölçekte, yöredeki açık alanların içlerindeki kültürel miras ögeleri ile sergilenmesi için olması gereken genel yaklaşımın, şimdiden, bu proje için geliştirilen müze – park kullanımı ile bütünleştirilmesi çabasıdır.

Bu proje kapsamında, bir zamanlar gerçekleştirilmesi öngörülmeyen bu yaklaşıma ilişkin ‘kısa süreli, ancak kapsamlı’ bir bilimsel araştırma yapılacak, ‘çağdaş ve özlü’ bir kavramsal altyapıya dayanan anafikir geliştirilecek; bunlar baz alınarak, proje alanı’nın sahip olduğu kültürel ve doğal değerlerin sunumu için teknik ve estetik yönden ‘sade ve yaratıcı’ tasarımlar Çevre Düzenleme Projesi başlığı altında geliştirilecektir. Bu yöntem ile, İlyas Bey Camii ve Külliyesi, ‘son derece önemli bir antik ören yeri olan Milet içinde, son derece ilginç İslamî kültür varlıkları’ olarak yorumlanmış ve sergilenmiş olacak; bu bağlamda, tüm proje alanı içindeki yapılar, kalıntılar ve mezarlar (ve her biri birer sanat eseri niteliğindeki mezar taşları) ile müzeleştirilecektir.

Bu noktada İlyas Bey Camii ile ilgili eski bir geleneğin hatırlanması gerekir: Bu gelenek, başta Balat olmak üzere, civardaki küçük yerleşmelerdeki ahalinin her bayram, koltuk altlarına seccadelerini alıp yürüye yürüye Milet antik kentine, külliyeye ve de giderek yıpranmış, doğramaları bile kalmamış ve artık kuşların içine yuva yaptığı bir bina olmasına rağmen, İlyas Bey Camii’ne gelerek hep birlikte bayram namazı kılmalarıdır. Soyut kültürel mirasın bu ve bunun gibi, yöreye özgü ve bu proje’yi doğrudan ilgilendiren unsurları araştırılarak ortaya çıkarılacak ve bu geleneğin sürdürülmesi sağlanacaktır.

Alan / Yapı Yorumu ve Sunumu’nun somutlaştırılması olarak Çevre Düzenleme Projesi, bu alanda çevre ölçeğindeki çeşitli konuların aynı anda birlikte veya birbiri ile ilintili olarak ele alınacağı bir baz niteliğinde hazırlanacaktır. Çevre Düzenleme Projesi şu teknik / estetik alt-proje konularını kapsayacaktır:

1.
Külliye’nin açık alanlarının sahip oldukları mekânsal kalitelerin ve doğal / pastoral değerlerin ortaya çıkarılması,
2.
Ziyaretçilerin alanı iyi algılamaları açısından en doğru alan içi dolaşımın düzenlenmesi,
3.
Yapıların, kalıntıların ve mezarlıkların tarihî, kültürel ve mimarî değerlerinin tanıtılması için mütevazı, fakat etkin bir yönlendirme – bilgilendirme sisteminin kurulması
4.
Alanın ziyarete açılacak, bakımı sürekli yapılacak ve güvenliği sağlanacak bir müze olarak yaşatılmasının sürdürülebilmesi ile ilgili ihtiyaç ve gerekliliklerin altyapı, mekanik ve elektrik mühendislikleri çerçevesinde, alanı zedelemeksizin sade ve basit yöntemlerle çözümlenmesi.

Alanın, sahip olduğu kültürel ve doğal varlıkların yanı sıra, mezartaşı ve hamam kültürüne ait ögeler ile birlikte sunumu ciddî bir bilgilendirme ve yönlendirme meselesidir. Hem medrese veya hamam mekânlarındaki sergilemenin belirgin ve tasarlanmış bağıntılarla kavranması, hem de alanın bütününün gezilmesi ile ortaya çıkacak algılamalar ziyaretçiler tarafından kaçırılmamalıdır. Külliyenin mimarî kuruluşu ve tarihinden gelen bilgi bütünlüğünün yorumlanması ve izleyicilere ayrıntıları ile anlatılması bakımından etkin bir sistem kurulmalıdır.

Bu sistem şu unsurları içerecektir:
5.
Tasarlanacak müze kurgusunun ziyaretçilerce tam olarak anlaşılması,
6.
Ziyaretçiler tarafından anıtların bilinçli olarak gezilmesi,
7.
Ziyaretçilerin, açık ve kapalı mekânlara verilecek kültürel işlevlerden yararlanması,
8.
Sınırlı olsa da yapılacak temalı etkinliklere ziyaretçilerin katılması.

Konuya teknik açıdan bakılırsa, tüm bunların öncelikle bilgilendirmeye ilişkin olduğu anlaşılır. Alana serpiştirilecek anıt yapıların girişlerindeki levhalardan, ziyaretçilerin alması için bırakılacak broşürlere, uygun yerlere asılacak etkinlik afişlerine, sergi kataloglarına kadar etkilemek üzere, doğru bir yönlendirme ve bilgilendirme sistemi tasarlanacaktır. Yönlendirme ve bilgilendirme kurgusu; ‘alan – yapı – sergi’ mekânları dizisi ile bunların yeniden düzenlenmesindeki metinler, grafikler veya aydınlatma elemanları ve benzeri araçlar düzeyinde tümel bir yaklaşım oluşturacaktır. Bu yaklaşım, kısacası, alandaki anıtlarda müze / sergi işlevleri ile düzenlemeler yapmanın ve daha üst seviyede ve doğrudan doğruya alanın tüm değerleri ile sergilenmesinin belkemiğini oluşturacaktır.

Bunlarla birlikte önemli bir fırsat ise anıtların onarım sürecinde yapılanların, alışılagelenin aksine gözlerden saklanmaması, bilhassa kontrollu biçimde sergilenmesi ile gelecektir. İnsanların belirli noktalardan bu süreci bilgilendirilerek seyir etmelerine imkân verilmesi durumunda, İlyas Bey Camii ve Külliyesi ziyaretçiler için çok daha fazla ilgi çekici olacaktır. Bu çerçevede, alan yorumu ve sunumu yaklaşımı, bununla gelen halkla ilişkiler ortamı proje’nin gerçekleştirilmeye başlamasından itibaren gündeme girecektir. Alanın yakınlarında Priene, Didim gibi ören yerlerinin bulunduğu unutulmamalıdır. Antik Milet yerleşmesi ile iç içe ve MİLET MÜZESİ ile yan yana olan konumu düşünülürse, Külliyenin, yapılan onarımların canlı biçimde sunulması ile bölgeye gelen yerli ve yabancılar için oldukça ilgi duyacakları bir yer haline gelmesi sağlanacaktır. Dolayısı ile Külliye, kendi özgün değerlerinin yanı sıra bu nedenle de ziyaretçi eksikliğinin çekilmeyeceği bir cazibe konusu olmaya adaydır.





İlyas Bey Camii - Doğu Cephesi, Cemal Emden


Mihrap - Ayrıntı, Cemal Emden


Cami içi - Güneybatı Köşesi, Cemal Emden



Telif Hakkı © 2008 Milet İlyas Bey Designed by Inova Tasarım & Powered by vediusCMS